13 Aralık 2023, 22:19 tarihinde eklendi

Tevessülün Çeşitleri

Tevessülün Çeşitleri

Tevessülün Çeşitleri Tevessülün birçok şekli vardır:

Allah Teâlâ'nın isim ve sıfatlarıyla, O'na tevessülde bulunmak

Tevessül eden kişinin, Allah Teâlâ'nın, En güzel isimler Allah'ındır. O'na o güzel isimleriyle dua edin” (Axa; 71180) âyet-i kerimesine uyarak, “Allahım! Allah isminin hatırına, Rahmân ve Rahim isimlerinin hatırına beni falanca şeyle rızıklandırmanı ve bana falanca şeyi vermeni diliyorum” demesi bu çeşit tevessüle girer.

Salih amellerle Allah Teâlâ'ya tevessülde bulunmak.

Mesela kulun, “Allahım! Falanca salih amelimi vesile ederek beni bağışlamanı ve bana merhamet etmeni diliyorum” veya “Allahım! Sana olan sevgimi ve taatimi vesile ederek bana falanca şeyi vermeni diliyorum” demesi bu kısım tevessüle girer.

Mağarada mahsur kalan kişilerin kıssası da bu kısma örnektir. Hadis-i şerifte bildirildiği üzere bir kaya parçası mağara girişini kapatmış, bir grup arkadaş mağarada mahsur kalmıştı. Salih amellerini vesile kılarak Allah Teâlâ'nın onları kurtarması için dua etmişler, Allah Teâlâ da dualarına icabet etmişti. Ardından kaya hareket edip mağaranın girişi açılmış onlar da kurtulmuştu.!“

3, Salihlerin bereketiyle ve onlardan dua isteyerek Allah Teâlâ'ya tevessülde bulunmak,

Mesela bir kimsenin istikamet üzere olan salih bir zattan diğer insanlara göre duasının daha makbul olduğuna inanarak herhangi bir ihtiyacının giderilmesi için Allah Teâlâ'ya dua etmesini istemesi buna bir örnektir. Nitekim Üveys el-Karani (rahmetullahi aleyh) hakkında Resülullah (sallallahu aleyhi vesellem),

“Ondan sizin için istiğfarda bulunmasını isteyin” buyurmuştur.

Yine Hz. Ömer'den (radıyallahu anh| rivayet edildiğine göre Resülullah (sallallahu aleyhi veselle) şöyle buyurmuştur:

“Tâbiinin en hayırlısı Üveys adındaki bir zattır. Onun bir annesi vardır. Kendisinde de (cüzzam hastalığından kaynaklı) bir beyazlık vardır. Ondan sizin için istiğfarda bulunmasını isteyin.” Başka bir rivayette ise şöyle buyrulmuştur:

“Hanginiz onunla karşılaşırsa, sizin için istiğfarda bulunsun.” 147

Bu kısımların meşruiyeti (şer'an sahih olması) hakkında hiçbir müslüman ihtilafa düşmemiştir.

Peygamberler veya evliyalardan birinin zatı ile ya da onların eşyalarıyla Allah Teâlâ'ya tevessülde bulunmak.

Mesela bir kimsenin, “Allahım! Peygamberimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) ya da falanca velinin hatırına bana filan şeyi vermeni, filanca ihtiyacımı gidermeni diliyorum” demesi veya falanca veliden medet istemek yahut benzer şekillerde talepte bulunmak buna bir örnektir.

Tevessülün bu kısmı ihtilaf konusu olmuş ve müslümanlar dan bir grup bu tevessüle itiraz etmiştir. Bu itirazın ortaya çıkışı hicri yedinci

İmam Nevevi (rahmetullahi aleyh| el-Minhâc adlı eserinde bu hadisi şerhederken şunları ifade eder: “Bu hadis, dua isteyen dua istenilenden daha faziletli olsa da salih zatlardan dua ve istiğfar talep etmenin sünnet olduğunu gösterir.”

asırdır. O zamanlarda âlimlerin sağlam delillerle tevessülü inkâr edenlere reddiye yapmaları, söz konusu ihtilaf ve itirazı ortadan kaldırmış. tır. Fakat sonradan başka bir grup bu itirazı tekrar alevlendirmiştir. İmam Kevseri (rahmetullahi aleyh), bu itirazın ikinci kez ortaya atılmasını müslümanların (ilmi açıdan) zayıf kalmasıyla bağdaştırıyor. Çünkü müslümanlar bu kadar zayıf olmasaydı, (tevessülle ilgili itiraz) önce. den olduğu gibi hemen ortadan kalkardı. Günümüz âlimleri de daha önceki âlimlerin yaptığı gibi inkâr edenlerin karşısına çıkardı.

145 bk. Takıyyüddin es-Sübki, Şif4U s-Sekâm, s. 363

146 Buhâri, Edeb, 5 (nr. 5974)

147 Müslim, Fezâilü's-Sahâbe, 55 (nr. 2542)

BİR CEVAP YAZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Doldurulması zorunlu alanlar işaretlendi *