13 Aralık 2023, 00:15 tarihinde eklendi
Kübreviyye tarikatı
Kübreviyye tarîkatının piri Şeyh Necmeddîn KübRadıyallahu Anh Hazretleri, tasavvuf tarihinin en büyük
Kübreviyye tarîkatının piri Şeyh Necmeddîn Kübrâ Hazretleri, tasavvuf tarihinin en büyük velilerindendir. Tam adı Ahmed b. Ömer b. Muhammed b. Abdullah el-Hîvekî’dir. 540/1145 yılında Harezm/Hîve’de dünyaya gelmiş ve 618/1221’de doğduğu topraklarda şehâdete ermiştir
Dört yıl kadar süren bu tasavvufî terbiye süreci, Necmeddîn Kübrâ Hazretleri’nin kendi ifadesiyle, onda bulunan “hamlık”ları izale etmiş ve nefsanî badireleri aşmasını sağlamıştır. Bu sürecin sonrasında, memleketi Hârezm’e dönen Necmeddîn Kübrâ Hazretleri, bundan sonraki hayatını tasavvufî terbiyeye göre mürîdlerini irşâd etmeye vakfeder. O artık bir “mürşid-i kâmil” vazifesindedir. Vefatına kadar sürecek olan otuz sekiz yıllık süre içinde pek çok kimse onun irşâd halkasına katılarak terbiye görmüş ve feyzinden istifade etmiştir. Bu zatlar arasında, daha sonra eserleri ve faaliyetleriyle meşhur olmuş birçok kimse vardır. Mecdüddîn-i Bağdâdî (v. 1210), Radıyyüddîn Ali Lala (v. 1244), Sadeddîn-i Hammûye (Hamevî) (v. 1252), Seyfüddîn-i Bâherzî (v. 1259), Baba Kemâl-i Cendî, Cemâleddîn-i Cîlî ve Necmeddîn-i Dâye (v. 1256) bunlardan bazılarıdır. Molla Câmî’nin ifadesine göre, Mevlânâ’nın babası Bahâeddîn Veled de onun mürîdlerindendir. Yine meşhur sûfî Ferîdüddîn-i Attâr’ın da onun mürîdleri arasında yer aldığı söylenmektedir. Gerek kendi düşünceleri ve eserleri, gerekse yetiştirdiği kişiler vasıtasıyla, Horasan bölgesi başta olmak üzere Orta Asya, Orta Doğu, Hind alt kıtası ve Anadolu’da tasavvuf kültürünün yayılmasına çok önemli katkılar sağlamıştır. Onun etrafında halkalanan insanlardan oluşan Kübreviyye tarîkatı Anadolu’da fazla yaygınlık kazanmamakla birlikte, özellikle Hz. Mevlânâ ve Necmeddîn-i Dâye vasıtasıyla Anadolu tasavvuf düşüncesi ve kültüründe, dolaylı da olsa büyük bir etki yapmıştır. XV. asırda Bursa’da yaşamış tasavvuf büyüklerinden, Yıldırım Bâyezîd’in damadı Emîr Şemseddîn-i Buhârî (Emir Sultan) de bir Kübrevî dervîşidir.
Silsilesi
-
Seyyid-i Kainat Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi vesellem)
-
Hazret-i Ali bin Ebi Talib (Radıyallahu Anh)
-
Hz. Hasan (Radıyallahu Anh)
-
Hz. Hüseyin (Radıyallahu Anh)
-
Hz. Zeynelâbidin (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Muhammed Bâkır (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Cafer-i Sadık (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Musa Kazım (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ali Rıza (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Maruf Kerhî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Serî Sakatî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ebu Ali Ruzbarî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ebu Osman Mağribî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ebu Kasım Cürcanî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ebu Bekir Nessâc (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ebu’n Necib Sühreverdi (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. İsmail Kasri (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Ammar bin Yasir / Rûzbihan Baklî (Kaddasallahu Sırrahu)
-
Hz. Necmeddin KübRadıyallahu Anh (Tarikat Piri) (Kaddasallahu Sırrahu)
BİR CEVAP YAZ